Bugun...


YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCISINA AÇIK MEKTUP
Tarih: 23-11-2023 02:09:46 Güncelleme: 27-11-2023 13:14:46 + -


Sayın Başsavcım. Bu şehrin adı Çankırı.

facebook-paylas
Tarih: 23-11-2023 02:09

YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCISINA AÇIK MEKTUP

Bu Müslüman değil üretmesin diyen FETÖ tarafından yollar su kanalları kapatıldı ve hala kapalı insanlığa ve adalete giden yollar gibi.Sorumlu kurum olan Belediye ve Başkan Esenin tayfası ise arada gelip bu alanda gövde gösterisi yapıyor.Son geldiklerinde;

 

http://havadis18.com/cankiri-belediyesi-calisiyor/1248/

 

Ne  yaptıklarını onlarda bilmiyordu.Dam direğini koparttılar kiremitleri parçaladılar,işlevsiz bir iş yapıp gittiler güldüm.Elimden artık sadece gülmek geliyor.

 

Daha öncede FETÖ nün inşaat firması evi kepçeyle sallamış duvarlar çatlamıştı.Duvarlara gazete kağıdı yapıştırıp boyayarak soğuk havaya meydan okumuştum.Bu defa zordu yağan yağmur alt kata inmiş yatınca battaniyenin üzerindeki leğenle uyumak zor olsada damlalar leğendeki suya düştükçe çıkan o ses işgal altındaki memleketimizin sesiydi.

 

Bu Müslüman değil çalışmayacak denilerek Süleymancı Vali tarafından adaletsiz,hukuksuz kararlar alındı,sen dezavantajlı değilsin dahi denildi,şikayet ettiğimde soruşturma yapıyoruz denilerek eğlenildi.

 

Ankara 3.İdari Dava Dairesine başvurdum.Üye Başkan oldu itirazı reddetti.Başkan geldi  itiraza olan itirazı reddetti.Valilik çatısı altında bölücülük yapanların yanına,yaptıkları terör kar kaldı.Başvurduğum Adalet Bakanlığı ‘’Yargı kararlarına karışamıyoruz’’demekle yetindi.

 

Yol ve su kanallarını açacak,açtıracak Devletimiz işgal altında olduğundan Hesabını soracak adaletçiler ise her fırsatta iki cümleyi cımbızla çekip burada gövde gösterisi yapıyor.Tarafıma işlenmiş bir olayda suçu sabit bir FETÖ hırsızına mahkemelerinde 12 sene ceza vermeyip zaman aşımından dosya kapatanlar bir FETÖ polisine işlenen suç karşısında sorduğum iki kelimeyi araştırmak yerine elbette beni cezalandıracaklardı.

 

Ülkede kimsenin FETÖ demediği 23.02.2009 yılında Ankara 4.İdare Mahkemesine Savcılar hakkında dava bile açtım.FETÖ oyunlarıyla görülmedi.

 

Ben yıllardır bu hakimleri Savcıları şikayet ettim.15 Temmuz sonrası o cevapları tarafıma yollayanların hepsi 15 Temmuz sonrası FETÖ cü çıktı.

 

FETÖ bu alana tesis açtı.Hukuksuz düğün salonu kurdu.İşte ben Sayın  Savcımızın İtirazın Reddi ile onanması diyerek görüş bildirdiği bu davadaki Polis Memuru Harun Karakaya ile o yıllarda tanıştım.

 

Devamlı görevli memurun elinden telefonu alarak karakola şikayet et diyordu.İnatla her hafta karakolda yaptığım şikayetlerin birine dahi Çankırı Adalet sistemi tarafından işlem yapılmadı.

 

Bir akşam ‘’bu işletmeyi şikayet etmeyeceksin,o kadar delikanlıysan ben emniyetin 5.katındayım buraya gel’’dedi.İstiklal Marşımızın KORKMA diyerek başladığı Anadolu’da çok geçmeden oradaydım.Yumrukladığım demir kapı açıldı bu görünüp kayboldu.Oradan bir polis memuru koluma girip ‘’Sakin ol bunlara istediğini verme başını dolaştırma’’diyerek beni sakinleştirdi.

 

İşte ‘’bunlara’’sizler 15 Temmuzda gerçek yüzlerini görüp FETÖ dediniz.

 

FETÖ üretmesin diyerek yolları su kanallarını hafriyat toprağı dökerek kapatmış.Seni yürütmeyeceğim dahi diyerek dört yanıma demir bariyer çekmiş.Bıraktığı patikadan bir Pazar arabası dahi inmez olmuş.Aklına estikçe şebeke suyunu keserek içerisine pislikten aside kadar doldurmuş.Geçtiğim patikaya aklına estikçe çivili tahtalar bırakarak can yakmış.Yedikleri yemeğin pisliğine kadar kapıma atmış.

 

Sabır çekerek günler geçerken,çeşmeden ihtiyaç için bir damla su akmazken işte o gece bu Devletten huzur istemenin suç olduğunu adalet sistemi ortaya koydu.

 

Mahkemeye görüş bildiren Sayın Savcım akşamın 21.00 de  evinde ayaklarını uzatıp televizyon izlerken ben sadece uyumak istiyordum.Uyumak bu alana Türkiye Cumhuriyeti Devletinin geleceği bir sabaha uyanmak.Beton mikseri evi sallıyor pompanın sesi karşı tepelerden yankılanıyor şehri dağ başı yalnızlığına çevirenler bu zulmü izlerken tavandan tozlar dökülüyordu.

 

Milleti huzursuz eden izinsiz çalışmaya o saatte dur diyecek tek merci Türk Polis Teşkilatıydı.Aradım baktıracağız dedi Türk Polisi.Yarım saat sonra tekrar aradım.Ayrıntılar dosyada mevcut.Gelen polisler arkasına bakmadan giderken ‘’git karakola şikayet et’’diye bağırdı.

 

Tekrar aradım görevli memurla konuşurken Harun Karakaya girdi devreye.15 Temmuz sonrası Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bu şahsı şikayet edecektim.Kimi atıldı,kimi kaçtı,kimi gitti dedi.O gece karşıma yeniden çıktı.

 

Fetö her yeri tonlarca toprakla kapatıp demir bariyer çekmiş,suyuna asit karıştırmış,şebeke suyunu kesmiş aylardır kapalı,patikaya attığı çivili tahtalara defalarca basıp ayağımı sakatlarken bu Cumhuriyetin Savcıları kovuşturmaya gerek yok diyerek gövde gösterisi yaparken,karakola giderek şikayetçi olmak neyi değiştirecekti?

 

Mahkemeye adres olarak başka bir şehir adresi veren bu şahsa mantıken Çankırı 155 aracılığı ile ulaşmak imkansız.

 

Başka şehirde görevli bu polisin Çankırı’da ne işi vardı?

 

O gece 155 poliste resmi görevlimiydi?

 

O gece kimlerle irtibat kurdu?

 

O gece Harun Karakaya karşıma bilinçli olarakmı çıkartıldı?

 

Araştırılsa o gece Harun Karakaya’nın emrinde olduğu FETÖ nün ağa babaları ortaya çıkacak.Bunlar yaşanırken o gece nöbetçi Cumhuriyet Savcısı ne yapıyordu?İddianameyi hazırlayan Savcı buradaki terörü bilmiyormuydu?

 

Mahkemelerin görevi suçluyu suçsuzu ayırmak,mahkemelerin görevi karanlığı aydınlatmak,itirazın reddine demek bu ülkede adalet yok demektir.

 

Ortada o gece millet huzurunu ve güvenliğini tehlikeye atan izinsiz bir iş ve eylem var.Bu işi ve eylemi Türk polisi durduracak.

 

18 Haziran 2020 tarihinde bu inşaatın temeli atıldı.Halk arasında helikopter denen beton aracı 21.00 oldu hala susmadı.21.00 civarı 155 aradım.Türk polisi geldi ‘’sizmi şikayet ettiniz bekleyin’’ diyerek şantiyeye girdi.Çalışma izni talep etti yoktu.Kapatın makineleri dedi ortalık sessizliğe büründü.Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Polis Memuru o gece neden bana git karakola şikayet et demedi.

 

Sabaha karşı Çankırı,Kastamonu yolu çöktü.Bazı haber sitelerinde ‘’ Çankırı'da müteahhidin hırsı vatandaşın canını tehlikeye atarken Belediye nerede?’’başlığıyla haberler yapıldı.O gece Türk Polisi görevini yapmasa belki ‘’Yol çöktü inşaat işçisi toprak altında kaldı’’şeklinde haberler yapılacaktı.

 

Bu polis Türk Milletinin huzur ve güven ortamını oluşturan Türk Polisi.Harun Karakaya ise karanlıkların hizmetkarı,Fethullah’ın militanı,huzur isteyen milletin düşmanı.

 

Verilen Cezanın benim için hükmü yok ömür yeterse Devletimizin esareti der çekerim.Ben bu şahısın bağlı olduğu FETÖ yüzünden Düğün salonu zamanında yüksek ses sebebiyle duyu kaybı yaşadım ve yaşıyorum.Bu günse somut bir suçun üzeri nefretle kapatılarak Anayasal Düşünce Hürriyeti olan Türkiye Cumhuriyeti Devletinde iki soru araştırılmak yerine,hakaret sayılarak ceza verildi.Neden?

 

Ülkemin adaletinden sorumlu devlet büyüğüm Sayın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı.

 

Görselde bir savcılık evrakı var.Bu FETÖ nün tarafıma ilk hamlesiydi,beni cezalandırarak terörün üzerini kapatarak bana yüklü bir ceza verdirip sesimi keseceklerdi.Yaptıkları suç duyurusu Türkiye Cumhuriyetinin bir Cumhuriyet Savcısı tarafından bertaraf edildi.

 

Bu ise Fetönün ikinci hamlesi.

 

Üçüncü hamle ne olur bilmiyorum.

 

FETÖ nün gölgesinde Cumhuriyetimizin 100.yılı kutlu olsun.

 

Not;Bu bilgilendirmeyi makamınıza derin yoksulluk sebebiyle posta yoluyla gönderemedim özür dilerim.

 

Orhan YILMAZ

 

 

 

 

 

 

 



HABER VİDEOSU







Etiketler : yargıtay hsyk

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER Çankırı Haberleri Haberleri

YUKARI