Bugun...


Orhan Yılmaz

facebook-paylas
ÜZÜM TANELERİ
Tarih: 24-06-2023 17:03:00 Güncelleme: 24-06-2023 17:22:00


Hayatın beni yorduğunu vazgeçmişliği yine hayatın döngüsünde anlıyorum.

 

Yıllar önce bir olay için Kültür Bakanlığı,Etnografya Müze Müdürünü muhakkik atamıştı.Önce telefonda konuşmuş sonra yanında Çankırı Müze Müdiresi ile yanıma gelmişti.

 

Ayak üstü konuşurken iddialarınız dedi arkasını getirmedi bir adım attı yere eğildi toprağın üzerinden bir nesneyi eline alarak iddialarınızda haklısınız dedi.Elindeki nesneyi Müze Müdiresine uzatarak Roma parası dedi.

 

Yıllar sonra akşamın serinliğinde aynı yerin iki metre yanında gözüme ulaşan nesneyi eğilip elime aldım.Cebimden çakımı çıkartıp üzerindeki taşlaşmış toprağa küçük bir çentik attım.Sonra karşıya bir zamanlar Gürozun bağları denilen alana baktım.Nasıl bir üzüm oluyordu acaba.Çok eski çağlarda Çankırı’da üzümün bir önemi varmıydı?Çankırı Tren istasyonu yapılırken altından tapınak ve üzüm salkımı desenli takılar çıkmıştı.

 

Elimdeki nesneyi gecenin loşluğunda yakın gözlük ve büyüteç ile uzun uzun inceledim.Sonra kireç sökücünün içerisine attım,Bir saat sonra içerisinden çıkartıp gecenin sessizliğinde elimde nesne ile evden çıktım.Tren istasyonunu dolaştım dönerken Aşiyanın orada bir sigara yakıp yolu seyrederken  o günü yaşadım.

 

Kastamonu yolu yapılıyor oradan geçiyordum,damperli hafriyat toprağını dökerken toprağın içerisindekiler taş değil taşlaşmış nesnelerdi.Bir parça almış bakarken ikinci kamyon toprağı üzerine dökmüştü.Müzeye haber verelim teklifimi önemsememişler işlerine devam etmişlerdi.Müze Müdiresinin yanına giderek vatandaşlık görevimi yapmıştım.Bu fosiller Jandarmanın ilerisinde bir yerlerden çıkmıştı.İlerleyen günlerde Müze Müdireside görevini yapmış gururla o alanı tel örgüyle çevreleyeceğiz demişti.Tuhaf olansa yıllar geçti o alanda çevrili yeri ben bulamadım.

 

Geçmiş yıllarda bir hafriyat alanının resmini çekerek toprağın altındaki mezarı işaretleyip burada mezar var demiştim.Müze görevlisiyle bekleyip diretmeyle mezarı ortaya çıkarttırmıştım.Karşılığı ne oldu biliyor musunuz?Adli tıpta doktor ben bu işin eğitimini aldım,peki sen toprak altındaki mezarı nasıl biliyor görüyorsun diye sormuştu.Doktor sorusunun cevabını alamadı.Deli gömleğini giydiremediler.Biride çıkıp karşı tepelerden mezar odaları çıkıyor bu alandan bir mezar çıktıysa,bu insan bize ikiyüz metre  ileride iki mezar daha gösterdiyse bu alan antik mezarlık hafriyatlarda kontrol altında tutalım demediler.

 

Seni yürütmeyeceğiz bile diyerek kapıma döktükleri hafriyat toprağından o günlerde yağmurdan sonra gözüme ilişmişti.Asırlarca onu kullananın sandukasında yanı başında durduğu bir yüzeyini kaplayan kireçten belli oluyordu.Bu küçük taşı belki yaşamında yanında taşıdı mola verdiği zamanlar kılıcını hançerini biledi.Belki evinde kullandı bıçağını biledi diyeceğimde bu mantığa aykırı.Ölenin hayatında önemli bir yeri var ki yanına bıraktılar bileğ taşını.

 

Kireç sökücü nesnenin alt kısmını biraz temizlemişti bu bir altın yüzüktü.Üzerinde iki tane küçük taş varmış düşmüş.İki taşın ortasında küçücük bir üzüm salkımı hala taşlaşmış toprak kaplıydı.Evde Hidroklorik asit yoktu öğlenin sıcağında marketten alıp geldim.İçerisine nitrik asit katarak attım içerisine.Bunu takan toprak olduysa bu nesnede su olup toprağa karıştı.

 

 





FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI